Sinamada izlediğiniz flimlerden bizlere hangisini tavsiye edersiniz?

[/b][/color]

[Güzel,ama Dahada özelleştirilebilir]

Güzel,ama Dahada özelleştirilebilir

[Sivas'ımız Ligi kaçıncı olarak bitirir.]

Sivas'ımız Ligi kaçıncı olarak bitirir.

[''Bana yakışmadı''Sivasspor Teknik direktörü Bülent Uygun 1-1 biten Ankaraspor maçında yaptığı hareketlerin kendisine yakışmadığını belirterek spor kamuoyundan özür diledi. Türkiye'de ilk defa maç kaybetmediğini kaydeden Uygun, "Geminin kaptanı olarak finale en güzel şekilde varacağız" dedi!ali Lütfullah Bilgin Sivasspor Tesisleri'nde bir basın toplantısı düzenleyen teknik direktör Bülent Uygun, Ankaraspor maçında yaptığı hareketin kendisine yakışmadığını belirterek, "Son maçta bize yakışan ve yüklendiğimiz görev doğrultusunda sahada yapmamamız gereken bir hareketi yaptık. Onun üzüntüsünü yaşıyoruz. Maçın atmosferi ve yaşadıklarımız sonucu yaptığım bu hareket bana yakışmadı. Biraz da Karadeniz insanının içinde olan kanının kaynaması ve haksızlığa karşı, yediğimiz gol sonrası yaptığım ufak bir münferit olaydı. Ne bana yakıştı ne de temsil ettiğim camiaya iyi bir örnek oldu. Bu anlamda sevenlerimden özür diliyorum. Olmaması gereken bir hareketi yapmanın üzüntüsünü yaşıyorum" diye konuştu.Ankaraspor maçında yedek kulübesinin camına tekme atarak kırmasından sonra bazı yazarların köşelerinde kendisini eleştirdiğini hatırlatan Uygun, olaydan sonra herkesin ne söyleyeceğini görmek için iki gün beklediğini kaydetti. Uygun, "Ben ne futbolcuya küfür ettim, ne hakeme vurdum, ne de taraftarla kavga ettim. Sahada yapılan mücadele sonucu sinirlenmemem gereken bir pozisyonda plastik cama tekme atmam ve o camın kırılmasından dolayı meydana gelmiş bir olay. Benim anlatmak istemediğim konu şu. 3 yıldır teknik direktörüm. Bu süre içinde neler yaptığımızı herkes biliyor. Ben bu takıma başladığımda en alt sıradaydı. 5.'liğe kadar yükseldik. Evet 3 yıldan beridir eleştirecek bir konu bulamadınız. 4 yıldır Turkcell Süper Ligi'nde mücadele ediyoruz. Bunun karşılığında yaptığı bütün başarıları övmekten belki siz de yoruldunuz. Çünkü alışık olmadığımız bir durumdu. Biz değişmiş olan bu durumu en güzel şekilde misafirperverlikle sahaya yansıttık. Dolayısıyla yaşanmış bu olayın üzüntüsünü yaşıyoruz. Ama 'Sivasspor'dan kovun Bülent hocayı', 'Bundan bir şey olmaz', 'Bunun karakteri bozuktur' diyen duayen diye tabir ettiğimiz bazı köşe yazarlarımıza açıkçası bu sözlerin kendilerine yakışıp yakışmadığını, öncelikle kendi yazılarını okuyarak bir kez daha karar vermelerini istiyorum" dedi."GEMİNİN KAPTANI OLARAK EN GÜZEL ŞEKİLDE FİNALE VARACAĞIZ"Sivasspor'un yoluna devam edeceğinin altını çizen Uygun, "Çıktığımız bu yol fırtınalarla dolu. Bu fırtınaları hep meltem rüzgarı essin diye beklemedik. İki maç kaybettik diye de bir şey kaybetmiş değiliz. Bu fırtınalı hayatımızın sonucunda bir geminin kaptanı olarak en güzel şekilde finale varacağız. Futbolcu kardeşlerim de onuruyla, gururuyla verdiğim her görevi en iyi şekilde yerine getiriyorlardır. Bir başarısızlık varsa zaten bunun sorumlusu benim. Ben bana yakışanı her zaman yapmış bir adamım. Adamlığımla ilgili de hiç kimseye laf söyletmem. Söyleyenlerle ilgili de söylenecek çok şey var belki, ama onlara da gerektiği zaman gerekli cevabı veririz" dedi.Önlerindeki Ankaragücü maçını kazanarak, moral bulmayı hedeflediklerini kaydeden Uygun, "Üzüntülüyüz. Şimdi önümüze bakıyoruz. Ankaragücü gibi çok güçlü bir rakiple zorlu deplasmana çıkacağız. Burada alacağımız puan bizim ligdeki konumumuzu avantajlı duruma getirecektir. Bu zorlu deplasmanda inşallah sevenlerimizle birlikte bir kez daha bize yakışanı sahada yapmak istiyoruz. Onu da başaracak gücümüz var" diye konuştu.Karşılaşma günü oruçlu olduğu yönünde bazı haberlerin çıktığının hatırlatılması üzerine, "Her türlü şey Allah ile kul arasındadır. Bunu oraya bağlamamak lazım. Kandilde oruç tutmuştum. O konu ile ilgisi yok ve bağdaştırılmamasını rica ediyorum. Hatta o gün eli öpülesi analarımızın kadınlar günüydü. Onu bile kutlayamadık. Çünkü öyle bir ortam olmuştu" ifadelerini kullandı. "TÜRKİYE'DE BEN İLK DEFA MAÇ KAYBETMİYORUM"Ankaraspor mağlubiyetinin Fenerbahçe karşısında ligde ve kupada alınan mağlubiyetlerle ilgisinin olup olmadığı sorusuna Uygun, "Tabi vardır belki. Fenerbahçe gibi çok güçlü bir takıma yeniliyorsunuz. İstanbul'da yeniliyorsunuz. Onların dünya çapında yıldızları var, belki de son ümit olarak bel bağladığı bir yerde kaybediyorsunuz. Bunu başka birçok takım da kaybedebilirdi. Bundan da doğal bir şey yoktur. Ama orada kaybettiğin bir maçta yapılanlar inanılır gibi değil. Türkiye'de ben ilk defa maç kaybetmiyorum. Türkiye'de ilk defa onlar da maç kaybetmiyor. Yaşlılar sıra ile ölecektir, gençler ara sıra. Büyük takımlar bizi birçok kez yenecektir, biz de onları ara sıra. Dolayısıyla bu doğanın kanunudur. Çünkü sizin 10 milyon euroluk, onların 100 milyon euroluk takımı var. Burada inanılmaz güzel işler yapan Sivasspor camiasını, oradaki insanların neredeyse maçı sattı havasına bürünen tarzları, yorumları, yapılanlar, herkes kendinden bellidir. O yüzden ben herkesi kendine bırakıyorum. Benim onurum, gururum, şerefim ortadadır. Kimseye de laf söyletmem. Yaşadığımız olayların üzüntüsünü açıkçası yaşıyorum. Sivasspor camiası birlik içindedir. Çıktığı bu kadar kısa yolda birlikteliğini en güzel şekilde gösterecektir. Ama bu tarz yorum ve yazılar yazanlara da zamanı geldiğinde de laf söylemek gerekiyor. Ben o yüzden Ertuğrul hocamın sözünü sevmiştim. 'Söze bakarım söz mü diye, adama bakarım adam mı diye'. Ben de diyorum ki sevgi ve saygının olduğu yerde aynı zamanda itimat ve itaat de varsa ve o ortamda da huzur varsa zaten başarı vardır. Sivasspor da başarıya odaklanmış, başarı yolunda fair-play'dan ödün vermeden yoluna devam edecek ve bu camia da sürdürdüğü misyonu hiçbir şekilde değiştirmeden devam ettirecek, aynı şekilde rakipleri karanfillerle karşılayarak, maçın sonucu ne olursa olsun aynı şekilde uğurlayacaktır. Ankaraspor da aynı şekilde uğurlanılmıştır. Bundan sonra da aynı şekilde devam edecektir. Bize ceza kesen, bizi cezalandırmak için uğraşanlar da hakim değildir. Ortada TFF varsa, zaden adaletli bir şekilde, doğru bir şekilde karar veren bir yönetim vardır. Eğer varsa, o suç çekilir. Ama onun dışında hükmedecek, onları yönlendirecek bu tarzdaki eylemlerle Sivasspor camiasına zarar verme düşüncesine sahip olanları da lütfen kendilerine gelmelerini tavsiye ediyorum. Biz evet büyük takımların formasını giydik. Ben Fenerbahçe ve Trabzonspor'un formasını giydim. Ama onları herhangi bir şekilde giyememiş olanların, büyük takım formalarını o takımın fanatik taraftarlarına iyi ve şirin gözükeceğiz diye bizlerin yıllardır yaptığı hizmetleri karalayıp ondan sonra köşesine oturup gülmelerini seyredemeyiz. 150 tane onu okuyup belki inanan olur, ama Allah'a şükür milyonlarca insanın da bizleri sevdiğini biliyoruz. Çıktığımız bu yolda da değişmeden yolumuza devam edeceğiz" dedi."DURUŞUMUZDAN ASLA SAPMAYIZ"Duruşlarından asla sapmayacaklarını belirten Uygun, "Futbolcularım Fenerbahçe ve Ankaraspor maçlarında alınan sonuçlara tabii ki üzüldü. Çünkü kazanmaya odaklanmış bir takım olunca, başarmanız gereken güzellikleri de bildikleri iç onların üzüntüsünü yaşıyorlar. Ben onlara şunu söyledim. Bu kadar güzellikleri başarmış ve futbol adına bütün güzellikleri yaşamış futbolcuların da kaybetmeye hakkı vardır. Bugün Barcelona da 3 tane maç kaybetti. Önde gelen takımlar da kaybediyor. Bundan önce büyük takımlarımız da kaybetmişti. Bizim de kaybetmiş olmamız gayet doğaldır. Ben açıkçası Ankaraspor maçında tribünde 8 bin değil, 15 bin taraftarı beklerdim. Sivasspor'a daha çok sahip çıkmak zorundayız. Çünkü birlik ve beraberlik zamanı. Takımımızı biz hedefe doğru götüreceğiz. Ne kadar insanlar yazılarla da olsa, ne kadar entrikalar çevirmek isteseler de biz duruşumuzdan asla sapmayız. Çünkü bu yolda mağlup da şampiyondur, şampiyon olan da şampiyondur. Biz bu imkanlarla bunu başarmaya çalışıyoruz. Şampiyon olmasak da dünyanın sonu değil. İlk defa da biz olmamazlık yapmıyoruz. 4 büyüklerimizin dışında da zaten şampiyon çıkmamıştır. Ama biz en azından şampiyon olabileceğini gösterdiğimizi düşünüyoruz. Bunu başarabilmek için de var gücümüzle yolumuza devam ediyoruz" dedi.]

''Bana yakışmadı''

Sivasspor Teknik direktörü Bülent Uygun 1-1 biten Ankaraspor maçında yaptığı hareketlerin kendisine yakışmadığını belirterek spor kamuoyundan özür diledi. Türkiye'de ilk defa maç kaybetmediğini kaydeden Uygun, "Geminin kaptanı olarak finale en güzel şekilde varacağız" dedi!


ali Lütfullah Bilgin Sivasspor Tesisleri'nde bir basın toplantısı düzenleyen teknik direktör Bülent Uygun, Ankaraspor maçında yaptığı hareketin kendisine yakışmadığını belirterek, "Son maçta bize yakışan ve yüklendiğimiz görev doğrultusunda sahada yapmamamız gereken bir hareketi yaptık. Onun üzüntüsünü yaşıyoruz. Maçın atmosferi ve yaşadıklarımız sonucu yaptığım bu hareket bana yakışmadı. Biraz da Karadeniz insanının içinde olan kanının kaynaması ve haksızlığa karşı, yediğimiz gol sonrası yaptığım ufak bir münferit olaydı. Ne bana yakıştı ne de temsil ettiğim camiaya iyi bir örnek oldu. Bu anlamda sevenlerimden özür diliyorum. Olmaması gereken bir hareketi yapmanın üzüntüsünü yaşıyorum" diye konuştu.

Ankaraspor maçında yedek kulübesinin camına tekme atarak kırmasından sonra bazı yazarların köşelerinde kendisini eleştirdiğini hatırlatan Uygun, olaydan sonra herkesin ne söyleyeceğini görmek için iki gün beklediğini kaydetti. Uygun, "Ben ne futbolcuya küfür ettim, ne hakeme vurdum, ne de taraftarla kavga ettim. Sahada yapılan mücadele sonucu sinirlenmemem gereken bir pozisyonda plastik cama tekme atmam ve o camın kırılmasından dolayı meydana gelmiş bir olay. Benim anlatmak istemediğim konu şu. 3 yıldır teknik direktörüm. Bu süre içinde neler yaptığımızı herkes biliyor. Ben bu takıma başladığımda en alt sıradaydı. 5.'liğe kadar yükseldik. Evet 3 yıldan beridir eleştirecek bir konu bulamadınız. 4 yıldır Turkcell Süper Ligi'nde mücadele ediyoruz. Bunun karşılığında yaptığı bütün başarıları övmekten belki siz de yoruldunuz. Çünkü alışık olmadığımız bir durumdu. Biz değişmiş olan bu durumu en güzel şekilde misafirperverlikle sahaya yansıttık. Dolayısıyla yaşanmış bu olayın üzüntüsünü yaşıyoruz. Ama 'Sivasspor'dan kovun Bülent hocayı', 'Bundan bir şey olmaz', 'Bunun karakteri bozuktur' diyen duayen diye tabir ettiğimiz bazı köşe yazarlarımıza açıkçası bu sözlerin kendilerine yakışıp yakışmadığını, öncelikle kendi yazılarını okuyarak bir kez daha karar vermelerini istiyorum" dedi.

"GEMİNİN KAPTANI OLARAK EN GÜZEL ŞEKİLDE FİNALE VARACAĞIZ"
Sivasspor'un yoluna devam edeceğinin altını çizen Uygun, "Çıktığımız bu yol fırtınalarla dolu. Bu fırtınaları hep meltem rüzgarı essin diye beklemedik. İki maç kaybettik diye de bir şey kaybetmiş değiliz. Bu fırtınalı hayatımızın sonucunda bir geminin kaptanı olarak en güzel şekilde finale varacağız. Futbolcu kardeşlerim de onuruyla, gururuyla verdiğim her görevi en iyi şekilde yerine getiriyorlardır. Bir başarısızlık varsa zaten bunun sorumlusu benim. Ben bana yakışanı her zaman yapmış bir adamım. Adamlığımla ilgili de hiç kimseye laf söyletmem. Söyleyenlerle ilgili de söylenecek çok şey var belki, ama onlara da gerektiği zaman gerekli cevabı veririz" dedi.

Önlerindeki Ankaragücü maçını kazanarak, moral bulmayı hedeflediklerini kaydeden Uygun, "Üzüntülüyüz. Şimdi önümüze bakıyoruz. Ankaragücü gibi çok güçlü bir rakiple zorlu deplasmana çıkacağız. Burada alacağımız puan bizim ligdeki konumumuzu avantajlı duruma getirecektir. Bu zorlu deplasmanda inşallah sevenlerimizle birlikte bir kez daha bize yakışanı sahada yapmak istiyoruz. Onu da başaracak gücümüz var" diye konuştu.

Karşılaşma günü oruçlu olduğu yönünde bazı haberlerin çıktığının hatırlatılması üzerine, "Her türlü şey Allah ile kul arasındadır. Bunu oraya bağlamamak lazım. Kandilde oruç tutmuştum. O konu ile ilgisi yok ve bağdaştırılmamasını rica ediyorum. Hatta o gün eli öpülesi analarımızın kadınlar günüydü. Onu bile kutlayamadık. Çünkü öyle bir ortam olmuştu" ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE'DE BEN İLK DEFA MAÇ KAYBETMİYORUM"
Ankaraspor mağlubiyetinin Fenerbahçe karşısında ligde ve kupada alınan mağlubiyetlerle ilgisinin olup olmadığı sorusuna Uygun, "Tabi vardır belki. Fenerbahçe gibi çok güçlü bir takıma yeniliyorsunuz. İstanbul'da yeniliyorsunuz. Onların dünya çapında yıldızları var, belki de son ümit olarak bel bağladığı bir yerde kaybediyorsunuz. Bunu başka birçok takım da kaybedebilirdi. Bundan da doğal bir şey yoktur. Ama orada kaybettiğin bir maçta yapılanlar inanılır gibi değil. Türkiye'de ben ilk defa maç kaybetmiyorum. Türkiye'de ilk defa onlar da maç kaybetmiyor. Yaşlılar sıra ile ölecektir, gençler ara sıra. Büyük takımlar bizi birçok kez yenecektir, biz de onları ara sıra. Dolayısıyla bu doğanın kanunudur. Çünkü sizin 10 milyon euroluk, onların 100 milyon euroluk takımı var. Burada inanılmaz güzel işler yapan Sivasspor camiasını, oradaki insanların neredeyse maçı sattı havasına bürünen tarzları, yorumları, yapılanlar, herkes kendinden bellidir. O yüzden ben herkesi kendine bırakıyorum. Benim onurum, gururum, şerefim ortadadır. Kimseye de laf söyletmem. Yaşadığımız olayların üzüntüsünü açıkçası yaşıyorum. Sivasspor camiası birlik içindedir. Çıktığı bu kadar kısa yolda birlikteliğini en güzel şekilde gösterecektir. Ama bu tarz yorum ve yazılar yazanlara da zamanı geldiğinde de laf söylemek gerekiyor. Ben o yüzden Ertuğrul hocamın sözünü sevmiştim. 'Söze bakarım söz mü diye, adama bakarım adam mı diye'. Ben de diyorum ki sevgi ve saygının olduğu yerde aynı zamanda itimat ve itaat de varsa ve o ortamda da huzur varsa zaten başarı vardır. Sivasspor da başarıya odaklanmış, başarı yolunda fair-play'dan ödün vermeden yoluna devam edecek ve bu camia da sürdürdüğü misyonu hiçbir şekilde değiştirmeden devam ettirecek, aynı şekilde rakipleri karanfillerle karşılayarak, maçın sonucu ne olursa olsun aynı şekilde uğurlayacaktır. Ankaraspor da aynı şekilde uğurlanılmıştır. Bundan sonra da aynı şekilde devam edecektir. Bize ceza kesen, bizi cezalandırmak için uğraşanlar da hakim değildir. Ortada TFF varsa, zaden adaletli bir şekilde, doğru bir şekilde karar veren bir yönetim vardır. Eğer varsa, o suç çekilir. Ama onun dışında hükmedecek, onları yönlendirecek bu tarzdaki eylemlerle Sivasspor camiasına zarar verme düşüncesine sahip olanları da lütfen kendilerine gelmelerini tavsiye ediyorum. Biz evet büyük takımların formasını giydik. Ben Fenerbahçe ve Trabzonspor'un formasını giydim. Ama onları herhangi bir şekilde giyememiş olanların, büyük takım formalarını o takımın fanatik taraftarlarına iyi ve şirin gözükeceğiz diye bizlerin yıllardır yaptığı hizmetleri karalayıp ondan sonra köşesine oturup gülmelerini seyredemeyiz. 150 tane onu okuyup belki inanan olur, ama Allah'a şükür milyonlarca insanın da bizleri sevdiğini biliyoruz. Çıktığımız bu yolda da değişmeden yolumuza devam edeceğiz" dedi.

"DURUŞUMUZDAN ASLA SAPMAYIZ"
Duruşlarından asla sapmayacaklarını belirten Uygun, "Futbolcularım Fenerbahçe ve Ankaraspor maçlarında alınan sonuçlara tabii ki üzüldü. Çünkü kazanmaya odaklanmış bir takım olunca, başarmanız gereken güzellikleri de bildikleri iç onların üzüntüsünü yaşıyorlar. Ben onlara şunu söyledim. Bu kadar güzellikleri başarmış ve futbol adına bütün güzellikleri yaşamış futbolcuların da kaybetmeye hakkı vardır. Bugün Barcelona da 3 tane maç kaybetti. Önde gelen takımlar da kaybediyor. Bundan önce büyük takımlarımız da kaybetmişti. Bizim de kaybetmiş olmamız gayet doğaldır. Ben açıkçası Ankaraspor maçında tribünde 8 bin değil, 15 bin taraftarı beklerdim. Sivasspor'a daha çok sahip çıkmak zorundayız. Çünkü birlik ve beraberlik zamanı. Takımımızı biz hedefe doğru götüreceğiz. Ne kadar insanlar yazılarla da olsa, ne kadar entrikalar çevirmek isteseler de biz duruşumuzdan asla sapmayız. Çünkü bu yolda mağlup da şampiyondur, şampiyon olan da şampiyondur. Biz bu imkanlarla bunu başarmaya çalışıyoruz. Şampiyon olmasak da dünyanın sonu değil. İlk defa da biz olmamazlık yapmıyoruz. 4 büyüklerimizin dışında da zaten şampiyon çıkmamıştır. Ama biz en azından şampiyon olabileceğini gösterdiğimizi düşünüyoruz. Bunu başarabilmek için de var gücümüzle yolumuza devam ediyoruz" dedi.

[Ankaraspor ve Sivasspor'a para cezası!Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Ankaraspor Kulübü'ne 15 bin lira para cezası verirken, Sivasspor, takım halinde sportmenliğe aykırı hareket nedeniyle Sivasspor 7 bin 500 lira para cezası aldı!Kurul, bugün yaptığı toplantıda, Fortis Türkiye Kupası'nda 3 Mart'ta yapılan Ankaraspor-Beşiktaş maçında, taraftarlarının neden olduğu saha olayları nedeniyle Ankara kulübünü cezalandırdı. Bu maçta, akreditasyon denetimini sağlayamayarak talimatlara aykırı davranmaktan Beşiktaş Kulübü'ne ve akreditasyon kartını görünür biçimde takmamasından dolayı teknik direktörü Mustafa Denizli'ye de ihtar cezası verildi. Bu arada kupada 4 Mart'taki Fenerbahçe-Sivasspor maçında, takım halinde sportmenliğe aykırı hareket nedeniyle Sivasspor 7 bin 500 lira para cezası aldı. PFDK'nın verdiği öteki cezalar şöyle: 4 Maç: Onur Akyüz (D.Ç. Divriğispor) 3 Maç: Fatih Yalnız (Belediye Bingölspor) 2 Maç: Hasan Kaplan (Ispartaspor), Harun Torun (Kastamonuspor), Duran Kaplan (Hatayspor Kaleci Antrenörü) 1 Ay Hak Mahrumiyeti: Doğan Tufan (il gözlemcisi) 2 bin 600 lira: D.Ç. Divriğispor 2 bin 400 lira: Menemen Belediyespor 1000 lira: İzmirspor, Tavşanlı Belediyesi TKİ Linyitspor, Kastamonuspor]

Ankaraspor ve Sivasspor'a para cezası!
Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Ankaraspor Kulübü'ne 15 bin lira para cezası verirken, Sivasspor, takım halinde sportmenliğe aykırı hareket nedeniyle Sivasspor 7 bin 500 lira para cezası aldı!

Kurul, bugün yaptığı toplantıda, Fortis Türkiye Kupası'nda 3 Mart'ta yapılan Ankaraspor-Beşiktaş maçında, taraftarlarının neden olduğu saha olayları nedeniyle Ankara kulübünü cezalandırdı. Bu maçta, akreditasyon denetimini sağlayamayarak talimatlara aykırı davranmaktan Beşiktaş Kulübü'ne ve akreditasyon kartını görünür biçimde takmamasından dolayı teknik direktörü Mustafa Denizli'ye de ihtar cezası verildi.

Bu arada kupada 4 Mart'taki Fenerbahçe-Sivasspor maçında, takım halinde sportmenliğe aykırı hareket nedeniyle Sivasspor 7 bin 500 lira para cezası aldı.

PFDK'nın verdiği öteki cezalar şöyle:
4 Maç:
Onur Akyüz (D.Ç. Divriğispor)
3 Maç:
Fatih Yalnız (Belediye Bingölspor)
2 Maç:
Hasan Kaplan (Ispartaspor), Harun Torun (Kastamonuspor), Duran Kaplan (Hatayspor Kaleci Antrenörü)
1 Ay Hak Mahrumiyeti:
Doğan Tufan (il gözlemcisi)
2 bin 600 lira:
D.Ç. Divriğispor
2 bin 400 lira:
Menemen Belediyespor
1000 lira:
İzmirspor, Tavşanlı Belediyesi TKİ Linyitspor, Kastamonuspor

[CUMHURİYET ŞEHRİ SİVASAşkın mayalanmış iliklerimdeSevdası serimden gitmeyen şehirBu nasıl tutsaklık bileklerimdeYazılmış sayfalar bitmeyen şehir.Coşku yüreğimde yalnızlık tendeATATÜRK gelmişti o kutlu gündeKurdu cumhuriyeti ilimde fendeVatana ihanet etmeyen şehir4 eylül yapıldı alındı kararMilletin birliği cihanı sararDüşmanlar girecek delikler ararSavaşta barışta yatmayan şehirPir sultan abdalı Aşık VeyseliÇağlıyor Ruhsati bir duygu seliKültüre beşiktir yoktur emsaliŞemsi ufuklarda batmayan şehirYeraltı madenler bakır ve demirÜretim çoğalır gelirse emirBİR ZAMAN ÜSTÜNE ATTILAR ÇAMURKimseye kin nefret gütmeyen şehirAyıklar,Öztürkler,YerlikayalarDünyada şampiyon aldı payelerAdına zirvede isim koyalarŞanlı mazisine çatmayan şehirKızılırmak yine almıdır yüzünCan verdin canlara bazende hüzünNe zaman bitecek ŞEHİT VE GAZİNYandı ciğerimden tütmeyen şehirYedi kapı saydım biliyor gezenYazları sıcaktır kışları üzenGün ışır seherde okunur EZANViranda baykuşu ötmeyen şehirSeçkini bu vatan olunca konu Kim ölür kim kalır düşünme sonuÇifte minareler Gök medreseler kanıtlar bunuTarihine yalan katmayan şehir]

CUMHURİYET ŞEHRİ SİVAS

Aşkın mayalanmış iliklerimde
Sevdası serimden gitmeyen şehir
Bu nasıl tutsaklık bileklerimde
Yazılmış sayfalar bitmeyen şehir.

Coşku yüreğimde yalnızlık tende
ATATÜRK gelmişti o kutlu günde
Kurdu cumhuriyeti ilimde fende
Vatana ihanet etmeyen şehir

4 eylül yapıldı alındı karar
Milletin birliği cihanı sarar
Düşmanlar girecek delikler arar
Savaşta barışta yatmayan şehir

Pir sultan abdalı Aşık Veyseli
Çağlıyor Ruhsati bir duygu seli
Kültüre beşiktir yoktur emsali
Şemsi ufuklarda batmayan şehir

Yeraltı madenler bakır ve demir
Üretim çoğalır gelirse emir
BİR ZAMAN ÜSTÜNE ATTILAR ÇAMUR
Kimseye kin nefret gütmeyen şehir

Ayıklar,Öztürkler,Yerlikayalar
Dünyada şampiyon aldı payeler
Adına zirvede isim koyalar
Şanlı mazisine çatmayan şehir

Kızılırmak yine almıdır yüzün
Can verdin canlara bazende hüzün
Ne zaman bitecek ŞEHİT VE GAZİN
Yandı ciğerimden tütmeyen şehir

Yedi kapı saydım biliyor gezen
Yazları sıcaktır kışları üzen
Gün ışır seherde okunur EZAN
Viranda baykuşu ötmeyen şehir


Seçkini bu vatan olunca konu
Kim ölür kim kalır düşünme sonu
Çifte minareler Gök medreseler kanıtlar bunu
Tarihine yalan katmayan şehir

[kIZILIRMAĞIM Sanki asırlar öncesinden, Sivas'tan çıkıp sessizce yola... Hedeflemişsin Ankara'yı, Yanına alıp onlarca dereyi ve çayı! Elmadağ sanki set kurmuş önüne, Kırıkkale'ye kadar gelmişken... Dönmüşsün üzülerek gerisingeri, Seçmişsin Ata'nın ayakbastığı yeri! Samsun'dan açılmışsın Karadeniz'e, Ankara, 'gel diye beklerken ' bize... Şimdi, hoşgeldin sefalar getirdin, Evlerde akan suyla çeşmemize! Bir ucun Samsun'da, biri de Ankara'da... Sivas'tan sen süzülerek gel yine! Dağlar bile engel olamadılar, Yol bulup kavuştun ya sevdiğine... Sakın üzülme borularla geldiğine, Ankara'ya ne güzel geldin yine! Barajlar seninle doldu dolacak, Ankara seninle can buldu ancak! Ne kadar yıkansan arınsanda, Sivas'ımın kokusu var sende... Hoş geldin sefalar getirdin, Susuzluğa çare oldun bitirdin!]

kIZILIRMAĞIM

Sanki asırlar öncesinden,
Sivas'tan çıkıp sessizce yola...
Hedeflemişsin Ankara'yı,
Yanına alıp onlarca dereyi ve çayı!

Elmadağ sanki set kurmuş önüne,
Kırıkkale'ye kadar gelmişken...
Dönmüşsün üzülerek gerisingeri,
Seçmişsin Ata'nın ayakbastığı yeri!

Samsun'dan açılmışsın Karadeniz'e,
Ankara, 'gel diye beklerken ' bize...
Şimdi, hoşgeldin sefalar getirdin,
Evlerde akan suyla çeşmemize!

Bir ucun Samsun'da, biri de Ankara'da...
Sivas'tan sen süzülerek gel yine!
Dağlar bile engel olamadılar,
Yol bulup kavuştun ya sevdiğine...

Sakın üzülme borularla geldiğine,
Ankara'ya ne güzel geldin yine!
Barajlar seninle doldu dolacak,
Ankara seninle can buldu ancak!

Ne kadar yıkansan arınsanda,
Sivas'ımın kokusu var sende...
Hoş geldin sefalar getirdin,
Susuzluğa çare oldun bitirdin!

[SivasaB’re Sivas havan soğuk, Yaylaların ovan soğuk, İnsanların sıcak kanlı, Sanılmasın doğan soğuk, Aşıkların atışırlar, Celallenir yatışırlar, Muhabbete tutuşurlar, Sohbet sıcak divan soğuk. Kaynar gençlerinin kanı, Civan, cihan pehlivanı, Sılada koyup cananı, Gurbet gurbet savan soğuk, Güzellerin dokur halı, Motif olur gülün dalı, Meşhurdur Zara’nın balı, Petek sırlı kovan soğuk. Şifaiye nakış nakış, Gez gör mazi ile bakış, Gelse bahar geçse de kış, Mekan serin tavan soğuk. Yıldız, Tecer tipi boran,, Yolculardan hesap soran,, Yaraş beli Yağdonduran,, Dağın taşın yuvan soğuk.. Balkan’dan Diyar-ı Rum’dan,, Öz vatanı Erzurum’dan,, Gelip otağ kurduğundan,, Seni candan seven soğuk..]

Sivasa

B’re Sivas havan soğuk,
Yaylaların ovan soğuk,
İnsanların sıcak kanlı,
Sanılmasın doğan soğuk,

Aşıkların atışırlar,
Celallenir yatışırlar,
Muhabbete tutuşurlar,
Sohbet sıcak divan soğuk.

Kaynar gençlerinin kanı,
Civan, cihan pehlivanı,
Sılada koyup cananı,
Gurbet gurbet savan soğuk,

Güzellerin dokur halı,
Motif olur gülün dalı,
Meşhurdur Zara’nın balı,
Petek sırlı kovan soğuk.

Şifaiye nakış nakış,
Gez gör mazi ile bakış,
Gelse bahar geçse de kış,
Mekan serin tavan soğuk.

Yıldız, Tecer tipi boran,,
Yolculardan hesap soran,,
Yaraş beli Yağdonduran,,
Dağın taşın yuvan soğuk..

Balkan’dan Diyar-ı Rum’dan,,
Öz vatanı Erzurum’dan,,
Gelip otağ kurduğundan,,
Seni candan seven soğuk..

[Oy İsmail Emmi oy! !Oy İsmail Emmi oy! ! ... Sivas yolları uzayıp gider, Dağları yüksek,yamaçları karlı, Kışları dondurucu hiç çekilmezdi, .. İsmail emmi, Kara yağız bir köy delikanlısı, Anası ve babası Sivas köylerinde, Yaşamın çilesini çekerlerdi, Karar verdi bir gece vakti, Ekmek kavgası için yola düşmeye, Helallik istedi canlarından, Bırakıp da yaslı,çıkıp gitti ... Oy İsmail emmi oy, .. Büyük şehirler mekanı olmuştu Güçlü bedeni, çalışmayı seviyordu Taşı sıksa suyu çıkarırdı Mevsimler bahardan,yaza dönerken, Yeniden gurbet illerine düştü, Bu sefer de vatan özlemi katık oldu, Aşına ve gözü yaşlı, yüreğine, Sıla gecelerinin matemine büründü, Vatan toprağından bir avuç, Çantasının köşesine koydu. .. Oy İsmail emmi,oy! .. Gavur illerinde ekmek kavgası, Üç-beş kuruş biriktirmek için, Geleceğe umutla bakmak için, Razıydı tüm meşakkatlere, .. Yıllar geçmişti, Kalma izni zorlaştı gurbette, İsmail emmi düşündü,taşında, Anlaşmalı bir evlilik yaptı, Kalıcı olmak zor şartlarda bile olsa, Ömür sermayesini hazırlamak istiyordu, ... Seviyordu marangozluk mesleğini Tahtalara şekil vermek,için, Bir çok iş aleti almıştı, Danışmıştı, bana dostça Paylaşırken işlerimizi, Oynaşta hiç gözü yoktu, İşinde gücünde hep, çalışırdı, Oy İsmail emmi oy! ... Yaşı otuz üzerine gelince, Anlaşmalı evliliği bir kalemle sildi, Yuvasını kurmak, baba olmak istiyordu, Cıvıl-cıvıl çocuk özlemi içinde, Sivas törelerine uygun, Elleri kınalı bir gelinle, Davullu ve zurnalı evlendi, İsmail emmi oy! ... Aylar sonra ilk müjde, Gelince, ana ve babasına haber saldı, Minik bebeğini kucakladığında, Sanki mutluluktan,uçuyordu, Oy İsmail emmi oy! .. Günler, birbirini kovalıyordu, O sabah erkenden,arabası ile çıktı, Dalgındı yollar,uzayıp giderken, Dört yol ağzında, birden durdu, Dönerken hiç düşünemedi, Müthiş bir gürüldü acı bir fren sesi, Çığlıklar-çığlıklar kaldı geriye, Ezilmiş arabasını, otobüsün, Altından zorlukla çıkardılar, Bir köşeye koydular cansız bedenini,, Oy İsmail emmi oy! .. Kara haber çabuk ulaştı taze geline, Yeni yürümeğe başlayan, bebeği Karnında ki yüklü hali ile kalakaldı, Oy İsmail emmi oy! .. Kadere inanmak ne kadar acı gelse, Ecel geldi mi bir kere, Her kulun kapısını ayrı çaldı, Oy İsmail emmi oy! .. .. Geride anıların kaldı, Sende bırakıp gittin bizi, Şimdi elimde bir demet sarı çiçek, Taze toprağının üzerine bırakırken, Kardeşim,İsmail emmi, diye, Yüreğim kan ağladı, ... Bıraktıkların her köşede, Sabır taşlarını yonttular, Bu gece, Oy İsmail emmi oy!]

Oy İsmail Emmi oy! !

Oy İsmail Emmi oy! !
...
Sivas yolları uzayıp gider,
Dağları yüksek,yamaçları karlı,
Kışları dondurucu hiç çekilmezdi,
..
İsmail emmi,
Kara yağız bir köy delikanlısı,
Anası ve babası Sivas köylerinde,
Yaşamın çilesini çekerlerdi,
Karar verdi bir gece vakti,
Ekmek kavgası için yola düşmeye,
Helallik istedi canlarından,
Bırakıp da yaslı,çıkıp gitti
...
Oy İsmail emmi oy,
..
Büyük şehirler mekanı olmuştu
Güçlü bedeni, çalışmayı seviyordu
Taşı sıksa suyu çıkarırdı
Mevsimler bahardan,yaza dönerken,
Yeniden gurbet illerine düştü,
Bu sefer de vatan özlemi katık oldu,
Aşına ve gözü yaşlı, yüreğine,
Sıla gecelerinin matemine büründü,
Vatan toprağından bir avuç,
Çantasının köşesine koydu.
..
Oy İsmail emmi,oy!
..
Gavur illerinde ekmek kavgası,
Üç-beş kuruş biriktirmek için,
Geleceğe umutla bakmak için,
Razıydı tüm meşakkatlere,
..
Yıllar geçmişti,
Kalma izni zorlaştı gurbette,
İsmail emmi düşündü,taşında,
Anlaşmalı bir evlilik yaptı,
Kalıcı olmak zor şartlarda bile olsa,
Ömür sermayesini hazırlamak istiyordu,
...
Seviyordu marangozluk mesleğini
Tahtalara şekil vermek,için,
Bir çok iş aleti almıştı,
Danışmıştı, bana dostça
Paylaşırken işlerimizi,
Oynaşta hiç gözü yoktu,
İşinde gücünde hep, çalışırdı,
Oy İsmail emmi oy!
...
Yaşı otuz üzerine gelince,
Anlaşmalı evliliği bir kalemle sildi,
Yuvasını kurmak, baba olmak istiyordu,
Cıvıl-cıvıl çocuk özlemi içinde,
Sivas törelerine uygun,
Elleri kınalı bir gelinle,
Davullu ve zurnalı evlendi,
İsmail emmi oy!
...
Aylar sonra ilk müjde,
Gelince, ana ve babasına haber saldı,
Minik bebeğini kucakladığında,
Sanki mutluluktan,uçuyordu,
Oy İsmail emmi oy!
..
Günler, birbirini kovalıyordu,
O sabah erkenden,arabası ile çıktı,
Dalgındı yollar,uzayıp giderken,
Dört yol ağzında, birden durdu,
Dönerken hiç düşünemedi,
Müthiş bir gürüldü acı bir fren sesi,
Çığlıklar-çığlıklar kaldı geriye,
Ezilmiş arabasını, otobüsün,
Altından zorlukla çıkardılar,
Bir köşeye koydular cansız bedenini,,
Oy İsmail emmi oy!
..
Kara haber çabuk ulaştı taze geline,
Yeni yürümeğe başlayan, bebeği
Karnında ki yüklü hali ile kalakaldı,
Oy İsmail emmi oy!
..
Kadere inanmak ne kadar acı gelse,
Ecel geldi mi bir kere,
Her kulun kapısını ayrı çaldı,
Oy İsmail emmi oy! ..
..
Geride anıların kaldı,
Sende bırakıp gittin bizi,
Şimdi elimde bir demet sarı çiçek,
Taze toprağının üzerine bırakırken,
Kardeşim,İsmail emmi, diye,
Yüreğim kan ağladı,
...
Bıraktıkların her köşede,
Sabır taşlarını yonttular,
Bu gece,
Oy İsmail emmi oy!

[ben sivasın oqluyum Bozkırın ortasında medeniyet beşiği Buradan arşa çıkar evliyanın ışığı Saymakla tükenir mi ozanları, aşığı Veyselle aşka geldim, Ruhsatiyle doluyum Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum Alevi, Sünni kardeş, kardeşliği biliriz Vatan için yaşarız, vatan için ölürüz Provake etmeyin bir araya geliriz Ali benim imamım, Osmana da bağlıyım Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum Özümde yiğitlik var, haksızlığa gelemem Zulme suskun kalıp ta dilsiz şeytan olamam Dostlarım ağlar iken kahkahayla gülemem Yanlışa isyan eden Pir Sultan, Köroğluyum Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum Yıldırım'ın geldiği Osmanlı şehiriyim Kızılırmakla coşan bereket nehiriyim Her ilmin merkeziyim batıni, zahiriyim Orta Asyadan gelen Oğuzların koluyum Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum Çifte Minaresiyle eder dine şehadet Gökmedrese, şifaiye Selçukludan emanet Kitabında yer almaz kalleşlik ve ihanet Talibi'ye meftunum, Ali İzzet'e deliyim Sivas benim vatanım, ben sivas'ın oğluyum Cumhuriyet temeli sağlam örüldü burda Kurtuluş Savaşına karar verildi burda Bir millet şaha kalktı, tekrar dirildi burda Özgürlük çinarının yaprağıyım, dalıyım Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum.]

ben sivasın oqluyum
Bozkırın ortasında medeniyet beşiği
Buradan arşa çıkar evliyanın ışığı
Saymakla tükenir mi ozanları, aşığı

Veyselle aşka geldim, Ruhsatiyle doluyum
Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum

Alevi, Sünni kardeş, kardeşliği biliriz
Vatan için yaşarız, vatan için ölürüz
Provake etmeyin bir araya geliriz

Ali benim imamım, Osmana da bağlıyım
Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum

Özümde yiğitlik var, haksızlığa gelemem
Zulme suskun kalıp ta dilsiz şeytan olamam
Dostlarım ağlar iken kahkahayla gülemem

Yanlışa isyan eden Pir Sultan, Köroğluyum
Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum

Yıldırım'ın geldiği Osmanlı şehiriyim
Kızılırmakla coşan bereket nehiriyim
Her ilmin merkeziyim batıni, zahiriyim

Orta Asyadan gelen Oğuzların koluyum
Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum

Çifte Minaresiyle eder dine şehadet
Gökmedrese, şifaiye Selçukludan emanet
Kitabında yer almaz kalleşlik ve ihanet

Talibi'ye meftunum, Ali İzzet'e deliyim
Sivas benim vatanım, ben sivas'ın oğluyum

Cumhuriyet temeli sağlam örüldü burda
Kurtuluş Savaşına karar verildi burda
Bir millet şaha kalktı, tekrar dirildi burda

Özgürlük çinarının yaprağıyım, dalıyım
Sivas benim vatanım, ben Sivas'ın oğluyum.

[yiqit olur sivasın qenclerı]

yiqit olur sivasın qenclerı 

Sivasin kizlari güzel olurlar
Madimak yemegini iyi bilirler
Yigidolar onlara gönül verirler
Yigit olur Sivas imin gencleri

Sivas in erleri yigittir yigit
Gözünü kirpmadan olurlar sehit
Ihaneti sevmez, kahramandir herbiri
Yigit olur Sivas imin gencleri

Sivas in carsisinda olta atar gencleri
Kimseye yan bakmaz dogru olur sözleri
Ser verir sir vermezler saglamdir yürekleri
Yigit olur Sivas imin gencleri

Sogu u sert yigidi mert olur Sivas elinin
Misafiri sever, ikrami boldur herbir evinin
Eli acik gönlü zengin olur yigitlerinin
Yigit olur Sivas imin gencleri

Kalp leri iman doludur her bir gencinin
Pehlivandir,sirti yere gelmez bircok erinin
Türkü söylerler asigi coktur Sivas elinin
Yigit olur Sivas imin gencleri

Ebubekir,Ömer,Osman,Aliyi
Seveni boldur Haci bektasi Veli yi
ALLAH`ALLAH,diye atar,yigidolarin,yüregi
Yigit olur Sivas imin gencleri.

[Uygun: Şampiyonluğumuz Hayırlı Olsun02.03.2009 17:30Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, ''Türkiye'de 50 yılda bir Anadolu'dan takım şampiyon oluyor. Bu yıl Turkcell Süper Lig'in 50. yılı. Şampiyonluğumuz hayırlı olsun'' dedi.Uygun, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde (ÇOMÜ) düzenlenen ''Anadolu'da Marka Yaratmak ve Sivasspor Örneği'' konulu konferansta konuşma yaptı. Geçen yıl şampiyon olamayacakları yönündeki sözünü stratejik anlamda söylediğini, şampiyon olamayacakları yönünde anlaşılmaması gerektiğini anlatan Uygun, ''Ben o sözü, takımımızda şampiyonluk tecrübesini yaşamamış futbolcuların çoğunlukta olmasından dolayı, o psikolojiye girmemeleri için söyledim'' dedi. Uygun, bu tip konuşmalarının bir anlamda satranç oyunu gibi algılanması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi: ''Tamam mat yapacaksınız, ama hayatınızda da bir kere ölüp mat olursunuz. Futbolda da her sezon bir mat vardır. Bizim bu sözlerimiz o matı yapabilmek adınaydı. Açıkçası ben bu söylemlerden istediğimi elde ettim. Yani (Mehmet Yıldız'ı alan şampiyon olur) diyerek Mehmet Yıldız'ın kalitesini yükseltmesini sağladım. (Her futbolcu satılıktır, ama asla adam satmam) diyerek, futbolcularımın transfer dedikodularıyla kafalarının karıştırılmasını engelledim. (Şampiyon olmayacağız) diyerek, takımın şampiyonluğun stresine girmesini engellemeye çalıştım. Bunu anlayabilen anladı, anlayamayanlara zaten çok fazla bir şey söyleyemiyorum.'' Şu anda ligde çok zorlu ve çekişmeli bir döneme girildiğine işaret eden Uygun, 5 takımda da şampiyonluk sözlerinin telaffuz edildiğini, küme düşenin bile belli olmadığı bir ortamın var olduğunu belirtti. Uygun, ''İnanılmaz, gökkuşağı gibi rengarenk bir lig yaşıyoruz. İşin güzelliği burada. Daha önce kanlı bıçaklı ligler olurdu. Şimdi artık öyle değil, tamamen kızdırmaya yönelik bir lig yaşıyoruz. İnternetin de çıkması bu yönde iyi oldu. Artık insanlar internet ortamında birbirlerine latifede bulunuyor'' dedi. -TÜRK ANTRENÖRLERİ-Bülent Uygun, Türkiye'de, Türk antrenörlere artık şans verilmeye başlandığını ve önlerinin açılması adına güzel şeyler yapıldığını bildirdi. Bundan önceki dönemlerde Türk antrenörlerin belirli bir döngünün içinde yer aldığını anlatan Uygun, ''Şimdi benim, Ertuğrul Sağlam, Hakan Kutlu, Bülent Korkmaz ile benden önceki jenerasyon olan Aykut Kocaman, Rıza Çalımbay'ın da işin içine girmesiyle rekabet arttı ve kaliteli antrenörler ortaya çıktı'' diye konuştu. Uygun, Türkiye'ye gelen ve transferleri iyi olmayan yabancı antrenörlerin ''fiyasko'' olup geriye döndüğünü, bununla birlikte kulüpleri milyonlarca dolar tazminat ödenmek zorunda bıraktığını savundu. Türkiye ile Avrupa'daki sistemin çok farklı olduğunu ifade eden Uygun, şöyle konuştu: ''Avrupa'da sistem şu; Galatasaray'a antrenör olarak gelirsiniz ve size bir takım verirler. Siz onu çalıştırırsınız. Ama Türkiye'de öyle bir şey yok. Sen gelirsin, transferi de yaparsın, her şeyi de ayarlarsın. Böyle olunca da Avrupalı meslektaşlarımız Türkiye'ye geliyor ve başarılı olamıyor. Şimdi Türk antrenörlerin kalitesini fark eden Türk yöneticiler ve taraftarlar, antrenörlerimizi daha çok sahiplenmeye başladı. Medya da bunun farkına vardı. Türk antrenörlerini daha çok destekliyor.'' Uygun, hedeflerinin başında Anadolu'dan bir takımı şampiyon yapmak olduğunu, ilerleyen yıllarda da milli takımı çalıştırmayı ve Avrupa'da bilimi de işin içine katıp önemli kulüplerde görev almayı düşündüğünü söyledi.-''TÜRKİYE'DE MAALESEF SİSTEMSİZLİK SİSTEM''- Sivasspor olarak mütevazi bir bütçe ve kadroyla büyük kulüplerle mücadelelerini sürdürdüklerini, kalbindeki sevgiyi futbol takımına verip başarılı olma yolunda ilerlediklerini belirterek, ''Türkiye'de maalesef sistemsizlik sistem. Hiçbir şeyin sistemi yok. Herkes az çok futbolu biliyor'' dedi. Trabzonspor'da futbol oynadığı dönemlerde 60 yaşındaki ninesinin bile kendisine taktik verdiğini belirten Uygun, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Ama hayat bu. Futbolu herkesin anladığı bir ortamda sistemsizlik olduğu için, kulüplerimiz büyük borçlara giriyor. Yetenekli oyuncuların önleri kesiliyor. Bu yüzden o sistemi kurmak gerekiyor. Adalet adalet diye bağıran adaletsizlerin yanında durmaktansa, adaletsizce ölmeyi tercih ederim. Ben bu sözü her zaman söylemişimdir. Dolayısıyla adalet unsurunu çok iyi yaymamız, bu adalet sistemiyle takımdaki dengeleri korumamız, şu anda yazdığımız destanın başlangıcı oldu.'' Salondakilere tuttuğu takımları sorup alkışlamalarını isteyen, Sivasspor'u sorduğunda ise büyük bir alkış alan Uygun, ''İşte markalaşma yolunda doğru adımı atmışız'' diye konuştu. Türkiye'de ikişer, üçer yılda bir Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un şampiyonluğu kazandığını, 50 yılda bir ise Anadolu takımının şampiyonluğa ulaştığını dile getiren Uygun, Turkcell Süper Lig'in bu yıl 50. yılının oynandığını ifade ederek, ''Şampiyonluğumuz hayırlı olsun'' diye konuştu. -''TEK SORUMLU MEDYA''-Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, Anadolu'da bir takımın şampiyon olamamasının tek sorumlusunun medya olduğunu öne sürdü. Uygun, şunları kaydetti: ''Anadolu takımı olarak büyük takımlardan birini yeniyoruz. Ertesi gün yarım sayfa beni yazmış. Fakat bir sayfa hakemi yerden yere vurmuşlar. Hani yaşlılar sırayla ölür, gençler ara sıra. Güzellikler size yapılıyor, ara sıra da bize. Bırakın ona da ses etmeyin diyorum onu da anlatamıyorum. Dolayısıyla onların o yazılarından dolayı hakemler baskı altında. Bizim aslında o kadar yetenekli hakemlerimiz var ki.'' Türkiye'de herkesin hakemleri eleştirdiğini, bir tek kendisinin bu eleştirilere katılmadığını vurgulayan Uygun, ''Trilyonlarca para kazanacağım. Futbolcular trilyonlarca para kazanacak. Yöneticiler 10, 20 milyon dolar kulüpleri borçlandıracaklar. Bin 500 TL maaş alan hakemi yerden yere vuracağız, istediğimiz gibi yönlendireceğiz. Böyle bir sistem, böyle bir adalet mekanizması yok ki'' diye konuştu. Hakemlik konusunda sistemin değişmesi gerektiğini, 2003 yılından bu yana hakemlikte profesyonelliğe geçme fikrini ortaya attığını belirten Uygun, şöyle devam etti: ''Hakemlerimizin bir antrenörleri olsun. Onları iyi antre etsin. Bir analizcileri olsun. Bütün takımların analizlerini yapsın. Emeklilikleri, hayat sigortaları yapılsın, sendikalaşmış olsunlar, sabit aylık maaşları bulunsun. Haftada 5 gün antrenman yapıp, 1 gün istirahat edip, 7. günde maç yönetsinler. Bağımsız bir Merkez Hakem Kurulu (MHK) olsun. Bakalım ondan sonra maçın kaderine hakemler etki ediyor mu? Görelim. Ben çok iyi bilirim, yöneticilerin o hakemin kapısında baskıyı nasıl kurduklarını. Dolayısıyla bu sistemin bulunduğu ortamda Anadolu'dan bir takımın şampiyon çıkması, Avrupa'da, UEFA'da final yöneten hakemin çıkması çok zordur.'' Şimdilerde Anadolu'dan iyi hakemlerin çıktığını kaydeden Uygun, ''Onlar da en azından bazı şeylere direniyorlar. Bu yıl inşallah şampiyon olacağız, eleştirilen hakemlerimiz de Avrupa'da final maçlarını yönetmiş olacak'' diye sözlerini tamamladı.]

Uygun: Şampiyonluğumuz Hayırlı Olsun
02.03.2009 17:30

Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, ''Türkiye'de 50 yılda bir Anadolu'dan takım şampiyon oluyor. Bu yıl Turkcell Süper Lig'in 50. yılı. Şampiyonluğumuz hayırlı olsun'' dedi.

Uygun, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde (ÇOMÜ) düzenlenen ''Anadolu'da Marka Yaratmak ve Sivasspor Örneği'' konulu konferansta konuşma yaptı.

Geçen yıl şampiyon olamayacakları yönündeki sözünü stratejik anlamda söylediğini, şampiyon olamayacakları yönünde anlaşılmaması gerektiğini anlatan Uygun, ''Ben o sözü, takımımızda şampiyonluk tecrübesini yaşamamış futbolcuların çoğunlukta olmasından dolayı, o psikolojiye girmemeleri için söyledim'' dedi.

Uygun, bu tip konuşmalarının bir anlamda satranç oyunu gibi algılanması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

''Tamam mat yapacaksınız, ama hayatınızda da bir kere ölüp mat olursunuz. Futbolda da her sezon bir mat vardır. Bizim bu sözlerimiz o matı yapabilmek adınaydı. Açıkçası ben bu söylemlerden istediğimi elde ettim. Yani (Mehmet Yıldız'ı alan şampiyon olur) diyerek Mehmet Yıldız'ın kalitesini yükseltmesini sağladım. (Her futbolcu satılıktır, ama asla adam satmam) diyerek, futbolcularımın transfer dedikodularıyla kafalarının karıştırılmasını engelledim. (Şampiyon olmayacağız) diyerek, takımın şampiyonluğun stresine girmesini engellemeye çalıştım. Bunu anlayabilen anladı, anlayamayanlara zaten çok fazla bir şey söyleyemiyorum.''

Şu anda ligde çok zorlu ve çekişmeli bir döneme girildiğine işaret eden Uygun, 5 takımda da şampiyonluk sözlerinin telaffuz edildiğini, küme düşenin bile belli olmadığı bir ortamın var olduğunu belirtti.

Uygun, ''İnanılmaz, gökkuşağı gibi rengarenk bir lig yaşıyoruz. İşin güzelliği burada. Daha önce kanlı bıçaklı ligler olurdu. Şimdi artık öyle değil, tamamen kızdırmaya yönelik bir lig yaşıyoruz. İnternetin de çıkması bu yönde iyi oldu. Artık insanlar internet ortamında birbirlerine latifede bulunuyor'' dedi.

-TÜRK ANTRENÖRLERİ-

Bülent Uygun, Türkiye'de, Türk antrenörlere artık şans verilmeye başlandığını ve önlerinin açılması adına güzel şeyler yapıldığını bildirdi.

Bundan önceki dönemlerde Türk antrenörlerin belirli bir döngünün içinde yer aldığını anlatan Uygun, ''Şimdi benim, Ertuğrul Sağlam, Hakan Kutlu, Bülent Korkmaz ile benden önceki jenerasyon olan Aykut Kocaman, Rıza Çalımbay'ın da işin içine girmesiyle rekabet arttı ve kaliteli antrenörler ortaya çıktı'' diye konuştu.

Uygun, Türkiye'ye gelen ve transferleri iyi olmayan yabancı antrenörlerin ''fiyasko'' olup geriye döndüğünü, bununla birlikte kulüpleri milyonlarca dolar tazminat ödenmek zorunda bıraktığını savundu.

Türkiye ile Avrupa'daki sistemin çok farklı olduğunu ifade eden Uygun, şöyle konuştu:

''Avrupa'da sistem şu; Galatasaray'a antrenör olarak gelirsiniz ve size bir takım verirler. Siz onu çalıştırırsınız. Ama Türkiye'de öyle bir şey yok. Sen gelirsin, transferi de yaparsın, her şeyi de ayarlarsın. Böyle olunca da Avrupalı meslektaşlarımız Türkiye'ye geliyor ve başarılı olamıyor. Şimdi Türk antrenörlerin kalitesini fark eden Türk yöneticiler ve taraftarlar, antrenörlerimizi daha çok sahiplenmeye başladı. Medya da bunun farkına vardı. Türk antrenörlerini daha çok destekliyor.''

Uygun, hedeflerinin başında Anadolu'dan bir takımı şampiyon yapmak olduğunu, ilerleyen yıllarda da milli takımı çalıştırmayı ve Avrupa'da bilimi de işin içine katıp önemli kulüplerde görev almayı düşündüğünü söyledi.

-''TÜRKİYE'DE MAALESEF SİSTEMSİZLİK SİSTEM''-
 Sivasspor olarak mütevazi bir bütçe ve kadroyla büyük kulüplerle mücadelelerini sürdürdüklerini, kalbindeki sevgiyi futbol takımına verip başarılı olma yolunda ilerlediklerini belirterek, ''Türkiye'de maalesef sistemsizlik sistem. Hiçbir şeyin sistemi yok. Herkes az çok futbolu biliyor'' dedi.

Trabzonspor'da futbol oynadığı dönemlerde 60 yaşındaki ninesinin bile kendisine taktik verdiğini belirten Uygun, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Ama hayat bu. Futbolu herkesin anladığı bir ortamda sistemsizlik olduğu için, kulüplerimiz büyük borçlara giriyor. Yetenekli oyuncuların önleri kesiliyor. Bu yüzden o sistemi kurmak gerekiyor. Adalet adalet diye bağıran adaletsizlerin yanında durmaktansa, adaletsizce ölmeyi tercih ederim. Ben bu sözü her zaman söylemişimdir. Dolayısıyla adalet unsurunu çok iyi yaymamız, bu adalet sistemiyle takımdaki dengeleri korumamız, şu anda yazdığımız destanın başlangıcı oldu.''

Salondakilere tuttuğu takımları sorup alkışlamalarını isteyen, Sivasspor'u sorduğunda ise büyük bir alkış alan Uygun, ''İşte markalaşma yolunda doğru adımı atmışız'' diye konuştu.

Türkiye'de ikişer, üçer yılda bir Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un şampiyonluğu kazandığını, 50 yılda bir ise Anadolu takımının şampiyonluğa ulaştığını dile getiren Uygun, Turkcell Süper Lig'in bu yıl 50. yılının oynandığını ifade ederek, ''Şampiyonluğumuz hayırlı olsun'' diye konuştu.

-''TEK SORUMLU MEDYA''-
Sivasspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, Anadolu'da bir takımın şampiyon olamamasının tek sorumlusunun medya olduğunu öne sürdü.

Uygun, şunları kaydetti:

''Anadolu takımı olarak büyük takımlardan birini yeniyoruz. Ertesi gün yarım sayfa beni yazmış. Fakat bir sayfa hakemi yerden yere vurmuşlar. Hani yaşlılar sırayla ölür, gençler ara sıra. Güzellikler size yapılıyor, ara sıra da bize. Bırakın ona da ses etmeyin diyorum onu da anlatamıyorum. Dolayısıyla onların o yazılarından dolayı hakemler baskı altında. Bizim aslında o kadar yetenekli hakemlerimiz var ki.''

Türkiye'de herkesin hakemleri eleştirdiğini, bir tek kendisinin bu eleştirilere katılmadığını vurgulayan Uygun, ''Trilyonlarca para kazanacağım. Futbolcular trilyonlarca para kazanacak. Yöneticiler 10, 20 milyon dolar kulüpleri borçlandıracaklar. Bin 500 TL maaş alan hakemi yerden yere vuracağız, istediğimiz gibi yönlendireceğiz. Böyle bir sistem, böyle bir adalet mekanizması yok ki'' diye konuştu.

Hakemlik konusunda sistemin değişmesi gerektiğini, 2003 yılından bu yana hakemlikte profesyonelliğe geçme fikrini ortaya attığını belirten Uygun, şöyle devam etti:

''Hakemlerimizin bir antrenörleri olsun. Onları iyi antre etsin. Bir analizcileri olsun. Bütün takımların analizlerini yapsın. Emeklilikleri, hayat sigortaları yapılsın, sendikalaşmış olsunlar, sabit aylık maaşları bulunsun. Haftada 5 gün antrenman yapıp, 1 gün istirahat edip, 7. günde maç yönetsinler. Bağımsız bir Merkez Hakem Kurulu (MHK) olsun. Bakalım ondan sonra maçın kaderine hakemler etki ediyor mu? Görelim. Ben çok iyi bilirim, yöneticilerin o hakemin kapısında baskıyı nasıl kurduklarını. Dolayısıyla bu sistemin bulunduğu ortamda Anadolu'dan bir takımın şampiyon çıkması, Avrupa'da, UEFA'da final yöneten hakemin çıkması çok zordur.''

Şimdilerde Anadolu'dan iyi hakemlerin çıktığını kaydeden Uygun, ''Onlar da en azından bazı şeylere direniyorlar. Bu yıl inşallah şampiyon olacağız, eleştirilen hakemlerimiz de Avrupa'da final maçlarını yönetmiş olacak'' diye sözlerini tamamladı.